24 Aralık 2012 Pazartesi

Hadan Dedeyi Kaybettik

Hasan Dedemiz ve oğlumuz Eren

Bazen bu tür yazıları yazmak zor olsa da bir görev oluyor. Ben de Hasan Dede'min arkasından o görevimi yerine getirmeye çalışıyorum.

Hasan Dedemizi (Topan), 20 Aralık 2012'de kaybettik. Kendisi Cavır Ali ile Fatma Ana'nın (Goca Ninemiz) dört oğlundan üçüncüsü ve benim de babamın amcası idi. Hasan Dede, çalışkanlığı, dürüstlüğü ile çevresine taktir toplamış ve Topan soyadının önde gelen isimlerindendi. Herkese kucak açan, küçük-büyük herkesi arayıp soran, acısında ve sevincinde yanında olan, küskünleri barıştıran müstesna bir kişilikti. Babam rahmetlinin rahatsızlığı nedeniyle gelemediği düğünümüze Birsen Yenge ile Bodrum'dan kalkıp gelmiş, bizi hem mutlu etmiş hem de onurlandırmıştı.

Cenaze törenine yetişemedim ama ilk fırsatta orada olmaya çalıştım. Allah rahmet eylesin. Biliyorum ki hayatta yapmış olduğu tüm iyilikler ve hayırlar O'nun makamını Cennet yapacaktır.

13 Kasım 2012 Salı

Gümbet Koyu kirlenigdurumuş...

E zaten Gümbet'i ben hiç temiz duymadım ki? Yoğun yapılaşmanın da etkisi ile 1995'lerde bile Gümbet'in kirliği konuşulurdu hep. Neyse, haber için tıklayıverin gari: http://video.ntvmsnbc.com/gumbet-koyu-kirleniyor.html

6 Kasım 2012 Salı

Çör Armut

Nihayet çör armutun fotoğrafını da çekebildim ve siteye koyabildim. Çör armut, çöğür armudun Karaova'daki değişi. Tadı güzeldir, ben pek bir severim çekirdeklerine rağmen. Ama henüz hamlardı ben oradayken. Yine de dibine düşmüş birkaç tane yenilebilir buldum da yedim. Dedem, kireşlikten değirmen yaparken, değirmenin döndüğü mili (ekseni) bu ağacın dikeninden yapardı. Yani değirmen tamamen doğadandı.

Sağlıcakla kalın.

21 Haziran 2012 Perşembe

Kule Ev Otel Oldu

Kule ev türü, Bodrum'da görünen yöresel ev türlerinden en eskilerinden ve sayıca en az olanlarından. Bodrum Bağları adlı internet sitesinde Mehmet Vuran Abinin de bahsetiği gibi bu evlere en iyi örnek Mustafa Paşa Kulesi: Bodrum yarımadasındaki günümüze kadar ayakta kalabilmiş en eski evlerden biri, Ortakent'teki Mustafa Paşa Kulesidir  ve yapılış tarihini Avram Galanti Bodrumlu 1601 olarak vermektedir. Tamamen savunma amacına uygun olan bina yığma taş tekniğiyle yapılmıştır. Bahçesinde tarihi saptanılamayan küçük bir hamamı olan bina 23.03.1965 tarihinde eski eser olarak tescil edilmiştir. Bodrum evleri ilgili daha fazla bilgiyi http://www.bodrumbaglari.com/bodrumevleri.html adresinden öğrenebilirsiniz.

Şimdi bu ev Türkiye'nin ilk ve tek tek odalı oteli haline dönüştürülmüş. Daha düne kadar harap haldeki bu yapının otel olarak da olsa yeniden canlanması güzel bir gelişme. Haber videosu için tıklayınız: http://video.ntvmsnbc.com/ataturk-ve-dini-yazdi.html#bodrumda-tek-odali-otel.html
 

5 Mart 2012 Pazartesi

Mimoza

Bizim mimoza coşmuş. Zonguldak'ta Bahar Teyzemin bahçesinden aldığım mimozayı köydeki evin bahçesine dikmiştik. Hemen kocaman bir ağaç oldu. Şimdi de böyle güzel çiçek açmış. Bildiğim kadarıyla güzel de kokar. Öyle işte... :)

6 Şubat 2012 Pazartesi

Aksona Mehmet


Mehmet Abinin Garova Günlüğü sayfalarında gezinirken Aksona Mehmet'in sitesine (http://www.aksona.com/) rastladım. Bir gezivereyim dedim şu yaşayan efsanenin sitesinde. Aksona Mehmet Amca yaşayan bir efsanedir. Bu yöreden olup da bu yörenin değerlerinin farkında olan, ona daha da anlam yükleyen birisidir.

Bodrum'da şöyle bir durum vardır: Genellikle Bodrum'daki güzelliklerin ilk farkında olanlar yabancılardır. Örneğin Halikarnas Balıkçısıdır. Bodrum'lular (ben dahil) genellikle buradaki özgünlüğün farkında değildir, zira zaten onunla yaşayagelmişlerdir, bunlar onlar için sıradandır, olağandır. Bu durum doğaldır da!... Sadece Bodrumlulara has bir durum değildir. Başıma gelen bir olayı anlatayım size: Mardin sokaklarında dolanıyordum. Mardinli birisi bana nereli olduğumu sordu: Bodrumluyum dedim. Oooooo dedi. O zamn ne işin var burada. Herkes oraya gidiyor, sen buraya gelmişsin. Dedim oralara alışkınım. Ama Mardin'deki bir dokuyu hiç görmedim. O da Mardin'e alışkındı. Bodrum onun için daha cazipti.

Lafı uzatmayalım. Aksona Mehmet Abinin Babamın da yakın arkadaşı olduğunu hatırladım Mehmet Abi beni arayınca. Zira ona bir ileti göndermiştim, o da bana yazmış ama elime ulaşmayınca telefon etmiş. Konuştuk uzunca. Eskilerden bahsetti. ZKÜ'deki Sualtı Sporlar Kulübü üyelerini de tanıdığını söyledi.

Çocukluğumda evde oynadığımız irili ufaklı süngerleri çıkarmakla işe başlamış Mehmet Abi. Sonra yıllarca mavi derinliklerde, o bambaşka güzelliklerle geçmiş ömrü. Sözün özü: O bir yaşayan efsane ve iyi ki varsın Aksona Mehmet.

24 Ocak 2012 Salı

Coni artık yok

Coni artık yok. Yaklaşık 12 yıldır bizimle olan köpeğimiz Coni, felç olup ölmüş. Çok üzüldüm. Oysa o, sadece işine gelince veya karnı acıkınca bize pas veren, "Coni" diye seslenince yattığı yerden başını hafifçe kaldırıp bir gözünü açan, sonra hemen yatan, sevimli, uslu köpeğimizdi. Eren de onu çok sevmişti. Ama maalesef artık Coni aramızda değil.